Tekirdağ’dan Mektup Var

Bi tanecik abam benim, Emine abam!

Sesini, güsel yüzünü özlediiim abam. Nassın? İki aydır elcaazım varmadı bi türlü sana yazmaya. Yoksa dünerim şu tarafa dünerim bu tarafa ep gene sen aklımda.

Malûm, bizim Atçe’yi evlendircez. İstemeydiii, sözdüüü, nişandıı. Bi oturup yazamadım. Bunların iç birine gelmedin. Gelemedin. Önce gönül koydum, kırıldım ama sonra seni de anladım be abam. Sen iyi ol, canın sağ olsun da varsın benim yanımda olma.

Atçenin sevinçten ayakları kıçına vuruyo. Kendiliksiz bu sıralaa. Ne demee seviniyr bu kadar anlamıyom. Evlenince başı göe ercek sanki. O kadar okudu öğretmen oldu. Daa ne istiyo? Şimdi çalışsın baksın keycaazına ama yok, o kendi gibi öğretmenle evlenip çok mutlu olcaaını sanıyo. Öğretmen maaşıyla buba evindeki raatı bulcak sanki. Bizim ölmemizi bekleycekler rahata varmak için, iç aberleri yok. Tabii, yapçaz düğününü en bi güzel şekilde. Evini de aldı bubası. Damat önce burun kıvırdı. Biz alamaycaz mı evimizi dedi ama enişten olmaz dedi. Evi aldı tapusunu da Atçe’nin üstüne yaptı. O evde oturcaklar artıkın. Atçe ikna etti damadı. İyi kızan aslında. ep gülüyor. Bize saygıda kusur etmiyo allah için. Bubası yok diye biraz buruk ama Atçe’yi de çok seviyo gibi. Anası biraz ezik. Ezik de düğünden sonra bizim kızçeye eziyet etmez inşalla. Dün nişan booçasını getirdiler. Ağlayıp durdu, yüreeme dokundu. Komşulardan utandım beya. Sanki kızçemizi zorla verdik. Çektim kenara, dedim ne ağlayıp duruyon? Başta buba yok, bir emekli maaşıyla ne yapabilirsem onu yapıyom dedi ağlaya ağlaya. Neyse, teselli ettim. Biz bi aileyiz, er şeyin en güseli olcak kızanlar için dedim de sonra sustu bereket. Bi yanım acıyo ona, bir yanım da emin olamıyo samimiyetine. Ne de olsa annem bizi öyle yetiştirdi. erkese hemen inanmayın derdi beya.

Bu arada enişten ağlayıp duruyo. Emen er gece piizleniyo. Sanki zorla evlendiriyoz da kızçeyi. Biz de bi ananın bi bubanın kızçesiydik. Bizi alırlarken iç sorun yok. Kendi kızçesini verirken ağlıyo boyuna. Senin gibi evlenip gurbete de gitmiyo beya. Te şurda, iki sokak ötede olcak evi. iç anlamıyom, iç. Konu komşuya da anlatamıyom ki bunları mana bulcaklar diye. Sürekli gülücük dağıtıyoz etrafa. Burda olaydın seninle konuşur, dertleşirdik. Sen bana anlatırdın. Ben seni anlardım beya. Aa be abacım, gurbete gittin gideli bi yanım ep eksik. Yokluuna alışamadım be güsel abam. Ama sen iyi ol. İyi haberlerin gelsin. Ben onla da yetinirim beya.

Bizdeki son avadisler bööle işte be abacım. Senin mide bulantıların nassı oldu? Daa iyisindir inşallah. Bu astalık seni nerden buldu be abam? Eniştem nassı? İyi baksın bak sana, sonra bozuşuruz. Ya ailemizin yakışıklısı? Atçe’yi aramış yakışıklı Asan’ım benim. Annem biraz toparlarsın gelcem demiş. İç kıyamam ona, gelcek tabii, seni de alıp gelcek em de. Sen bi iyleş yaza düğünü birlikte yapçaz bak aha buraya yazıyom.

Abam benim, burda bitiriyom mektubu. Yine yazarım. Alin olursa sen de yaz ama bak.

Enişteme selamlarımı süle, Asan’ımı da öperim ümüğünden.

Sesini, güsel yüzünü, aklını, er bi şeyini sevdiim abam, seni asretle kucaklar, en bi kocamanından da öperim yanacıklarından.

Üsniye.

26.01.2021